Milyonlarca çalışanın merakla beklediği EYT düzenlemesi tamamlanarak TBMM'ye sunuldu.. Yasa teklifi içerdiği ve içermediği noktalarla çeşitli tartışmalara da yol açtı. İşte prim şartından, hizmet birleşmesine akla gelebilecek ana noktalar... 1. Düzenleme ne zaman ve neden gündeme geldi? Emeklikte yaşa takılanlar (EYT) konusu 1999’da DSP, ANAP ve MHP koalisyon hükümeti tarafından kabul edilen ve emeklilik yaşını yükselten 4447 sayılı kanun ile ortaya çıkmıştı. 8 Eylül 1999 gününe kadar SSK kapsamındaki işçilerin emeklilik için iki şartı yerine getirmesi gerekiyordu: Kadınlar için 20, erkekler için 25 yıl sigortalılık süresi ve 5 bin günlük prim ödeme gün sayısı. 1999’dan sonra üçüncü bir şart olarak yaş şartı getirildi. Emeklilik yaşı kadınlarda 58, erkeklerde 60’a, prim gün sayısı ise 7 bin güne yükseltildi. 8 Eylül 1999 gününden önce işe girenler için kadınlarda 40 ile 58, erkeklerde ise 44 ile 60 yaş arasında değişen kademeli geçiş süresi getirildi. Benzer yaş sınırı Emekli Sandığı ve Bağ-Kur kapsamındakiler için de getirildi. Böylece iki yıldan 18 yıla kadar mağduriyet doğdu. 2. Düzenlemeye ilişkin beklenti neydi? Özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in yaptığı açıklamalarla 5 bin prim günü olan kadınlarda 20 erkeklerde 25 yılı dolduran herkesin yaş ya da başka bir kriteri yerine getirmeksizin emekli olabileceği kanısı yerleşti. yaklaşık 500 TL'lik desteklemeyi Hazine üstleniyor ve yüzde 5 oranında bir destek söz konusu oluyor. 9. EYT’de takvim nasıl işleyecek, ilk maaş ne zaman alınacak? Perşembe günü Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülecek yasa teklifinin önümüzdeki hafta yasalaşarak şubat ayı başında Resmi Gazete'de yürürlüğe girmesi bekleniyor. İlk maaşların ise mart ayında alınması öngörülüyor. 10. Kademeli emeklilik durumunda nasıl bir tablo ortaya çıkacak? Düzenlemenin madde gerekçeleri kısmında prim gün sayısına göre kademelendirme yapılacağının belirtilmesi EYT ile Mart ayında emekli olacakların sayısının daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in açıkladığı 2 milyon 250 bin kişinin çok altında kalacağı anlamına geliyor. 11. Prim borçlanması yapanlar şimdi nasıl bir yol izleyecek? EYT’liler, prim artışından etkilenmemek için yıl başından önce sosyal güvenlik merkezlerine akın ederek hizmet borçlanması başvurusu yapmışlardı. Ancak bu hesaplar 5000 prim gününü tamamlamak üzerine yapıldı ve eksik primlerini 5 bin güne tamamlayacak şekilde askerlik veya doğum borçlanması gerçekleştirdiler. Bunlardan bir kısmı prim günlerini bu kez 5 bin 975’e kadar tamamlamak zorunda kalacak. İlave borçlanma hakkı kalmayanlar ise prim gününü doldurmak için ya çalışacaklar ya da isteğe bağlı sigorta yatırmak zorunda kalacaklar.